NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
عُثْمَانُ
بْنُ أَبِي
شَيْبَةَ
حَدَّثَنَا
يَزِيدُ بْنُ
هَارُونَ
أَخْبَرَنَا
حَمَّادُ
بْنُ
سَلَمَةَ
عَنْ ثَابِتٍ
عَنْ أَنَسٍ
أَنَّ
امْرَأَةً
كَانَ فِي
عَقْلِهَا
شَيْءٌ
بِمَعْنَاهُ
Enes (r.a.)'den (rivayet
edildiğine göre);
"Bir kadının
aklında biraz (noksanlık) varmış" (Hz. Enes hadis'in bundan sonraki
kısmında bir önceki 4818. hadisin) manasını (rivayet etmiş.)
İzah:
Müslim, fedail
Bu hadisle ilgili
hususları (4817) ve (4818) numaralı hadislerin şerhinde açıklamıştık. Ancak
sözü geçen açıklamalara ilaveten burada şu hususları da ifade etmekte fayda
görüyoruz;
"Rasûlullah
(s.a.v.)'den fetva sormağa gelen kadın Hz. Hatice'nin baş tarayıcısı Ümmü
Züfer'di. Kadının hacetini gizli söylemek istediği anlaşılıyordu. Onun için
Nebi (s.a.v.) bir yol seçmesini söyleyerek onunla yol üzerinde konuşup
fetvasını verdi. Bu yabancı bir kadınla başbaşa kalmak manasına gelmez. Çünkü
herkesin gelip geçtiği bir yol üzerinde, konuşmuştur. Yalnız, kadın
söyleyeceğini gizli söylemek istediği için sesi işitilmesin diye insanlardan
bir kaç adım uzağa çekilmiştir....[Davudoğlu, Sahili Müslim ve Terceme ve
Şerhi, X, 109.]